Projenin ana hedef grubu, İngilizcenin yabancı dil olarak öğretildiği ülkelerdeki İngilizce öğretmenleridir. ENRICH “çok dilli bir ortamda büyüyen çocuklar” için, ana dil dışındaki diğer dillerin, o dillerdeki seviyeleri ne olursa olsun, “’yabancı’” dil değil etraflarındaki insanlar ile iletişim kurmada bir araç olduğu” ilkesi üzerine kurulmuştur (‘Support of the stakeholder consultation in the context of the Key Competences review’, EC, 2017, s.12). Burada, temel olarak, sosyal ve profesyonel yaşamın çeşitli alanlarında en yaygın ‘ortak’ dil (ELF) olarak kullanımının sonucunda, çocukların kendileri için bile “yabancılaştırılmış” İngilizce’den bahsedilmektedir (Widdowson, 2013, s.193). Aslında, araştırmaların gösterdiği gibi, günümüzde çocuklar, yaşları ne olursa olsun, İngilizceyi dünyanın her yerinden insanlarla, hatta ana dillerini paylaştıkları kişiler ile dahi, iletişim kurmak için kullanıyorlar (örn., İngilizce’nin “modernliğin sembolü” olduğu sosyal alanlarda; ‘Ortak Dil’, EC, 2011, p.), bu şekilde onu “onların” olarak kucaklıyorlar (Ehrenreich, 2018; Vettorel, 2016). Aynı durum, İngilizce’yi ev sahibi topluluklara erişimde bir ‘köprü’ ve kendi sosyo-kültürel değerlerinin aktarımında bir araç olarak gören göçmen ve mülteci çocuklar için de geçerlidir (Guido, 2018).
Ancak, İngilizce “paylaşılan” bir dil olarak öğretilmek yerine, hala yaygın bir şekilde "yabancı" bir dil, diğer bir deyişle "anadil konuşurlarına ait" bir dil olarak öğretilmektedir (Widdowson, 2013), ki bu da öğrencilerin etkili İngilizce kullanıcıları olarak potansiyellerine ulaşmalarını engellemektedir (Sifakis, 2019). Araştırmalar, aslında İngilizce öğetmenlerinin günümüzde çok daha az önemli olduğu tespit edilen alanlara öncelik verdiklerini (örn., Anadildeki gibi doğruluk, anadil konuşurlarının kültürü; bkz. Seidlhofer, 2018); bunun yanı sıra bazı durumları da büyük ölçüde göz ardı ettiklerini göstermektedir: a) İngilizce’nin kendi doğası, karşılıklı anlaşıya, diğer kültürlere erişime ve kendini ifade etmeye imkan sağlayacak şekilde değişmiştir (Jenkins, 2015); b) Göçmen olanlar da dahil olmak üzere öğrenciler, ODİ’deki (ELF) mevcut ve gelecekteki etkileşimleri için birtakım iletişimsel yeterlikler (örn., arabuluculuk, uzlaşma; ‘Ortak Avrupa Dil Referans Çerçevesi, Yeni Tanımlayıcılarla Tamamlayıcı Cilt’, Avrupa Konseyi, 2017) ve çapraz beceriler (örn., kültürel farkındalık; ESCO, 2018) geliştirmek zorundadır (örn., Kohn, 2016; Llurda, Bayyurt ve Sifakis, 2018). Bunun temel nedenlerinden biri, ODİ (ELF) ile ilgili konuların ne eğitim yazılımında (örn., Galloway, 2018; Lopriore ve Vettorel, 2016) ne de Avrupa çapında büyük ölçekli Öğretmen Eğitimi’nde (örn., Dewey ve Patsko, 2018; Sifakis ve Bayyurt, 2018) yeterince ele alınmamış olmasıdır; bu da konu ile ilgili öğretmen yeterliklerini geliştirmeye odaklanan uluslararası bir projeye olan acil ihtiyaca dikkat çekmektedir.